İyi bir pazarlama kampanyası oluşturmanın temelinde sizden gerçekten eposta almak isteyen kişilere gönderim yapmanız bulunur.
Ancak çoğu zaman, epostalarınız her şeye rağmen müşterilerinizin gelen kutularında dağılabilir ve daha kötüsü spam klasörlerine düşebilir. Sonrasında, birisi gerçekten epostanızı açtığında aslında tıklamada bulunmazlar.
Ancak endişelenmeyin, bizler sizlerin yanındayız. Bu yazımızda küçük ve büyüyen işletmeler için eposta açılma oranlarını, tıklanma oranlarını ve müşteri etkileşimini artırmak adına mükemmel temel ipuçları paylaşacağız.
1- Eposta Adresleri Satın Almayın!
Ne düşündüğünüzü biliyoruz: Eposta pazarlama bültenlerinin ilk aşamalarında neye mal olursa olsun işletmeniz için başlangıçta dikkat çekeceğiniz işler yapmak isteyeceksiniz. Bunu anlıyoruz ancak bir eposta listesi almaktan itinayla kaçınmalısınız.
Eposta listesi almanın birçok yolu vardır ve bunların hiçbiri aslında kampanyanıza olumlu etki sağlamayacaktır. Peki neden? Bahsi geçen eposta adreslerinin sahipleri özellikle sizden içerik teslim almak istemedikleri için sizin gönderilerinizle ne kadar ilgilenecekleri bilinememektedir. Ayrıca yasal olarak satın alınmış bir eposta listesi GDPR’ın da ihlali anlamına da gelmektedir.
2- CAN-SPAM Kurallarına Uyun
CAN-SPAM 2003 yılında kabul edilmiş bir yasadır. Esasen bu yasa pazarlama amaçlı epostaları ve mesajları bir kurala bağlamak ve teslim alan kişilere bir işletmenin onlara eposta yollamasını durdurabilmesi hakkını sağlamak için ortaya çıkmıştır. Bu yasa ayrıca yasayı ihlal edenlere verilecek cezaları da açıkça belirtmektedir.
CAN-SPAM’a uygun olmak için eposta mesajlarınızın başlıca şu kurallara uyması gerekmektedir:
Fiziksel posta adresinize tüm gönderdiğiniz epostalarda yer veriniz.
Epostalarınızı teslim alan kişilere açık ve temiz bir şekilde opt-out (kayıttan çıkma) imkanı veriniz.
Tam olarak kim olduğunuzu doğru bir şekilde yansıtan “Kimden”, “Kime” ve “Yanıtla” dili kullanın.
Alıcıların isterlerse bir eposta bülteninden ayrılmalarını engelleyen “No-reply” (Yanıtsız) veya benzer gönderen adları kullanmaktan kaçının.
Herhangi bir eposta adresini başka bir listeye satmaktan veya aktarmaktan kaçının.
Not: Avukat olmadığım için lütfen bu makalenin içeriğini resmi hukuki tavsiye olarak algılamayın. Bu konuda kapsamlı tavsiyeler için FTC’nin web sitesine bakınız
3- Kayıt Olma Sürecinizin GDPR İle Uyumlu Olduğundan Emin Olun
Muhtemelen GDPR’ın ne olduğunu duymuşsunuzdur. GDPR, 2018 Mayıs ayında yürürlüğe girmiş ve Avrupa genelinde uygulanmakta olan internet kullanıcılarının kişisel verilerini korumak için ortaya çıkmış bir yasadır.
Bu uzun mevzuatı tamamen aklınızda tutmanızı beklemiyoruz ancak eğer epostalarınızı teslim alanların bir kısmı Avrupa’da yaşıyorlarsa bu konuda eposta kampanyalarınızı hazırlarken dikkate almanız gereken anahtar bir yönerge mevcut.
Web sitenizin kullanıcıları, kişisel bilgilerin istendiği bir sayfaya gittiklerinde, gelenek size, işletmenizle ilgili güncellemeleri ve özel teklifleri alabilmeleri için kullanıcıları bir e-posta kampanyasına dahil eden önceden işaretlenmiş bir kutu eklemenizi söyleyebilir. Bugün bu kutunun önceden işaretlenmesi GDPR’ye aykırıdır. Bu nedenle, GDPR’ye uymak için Avrupalı kullanıcılarınıza ve müşterilerinize e-posta bülteninize katılma konusunda net ve açık bir seçenek sunulduğundan emin olun ve kararı onlar adına vermeyin.
4- Yeni Kişilerinize 24 Saat İçerisinde Eposta Gönderin
Şirketiniz veya markanız muhtemelen müşterilerinizin zihninde yukarıdayken fırsat penceresinin avantajını yakalamak önemlidir. Gelecek etkileşimlerinizin nasıl olacağını görmek için 24 saat içerisinde abone olmuş kişilerinize bir eposta yollayarak gerçekten bir nabız yoklayabilirsiniz. Artı olarak bu markalaşma ve beklentileri belirleme anlamında çok önemli bir fırsattır.
Eğer herhangi bir otomasyon eposta workflowunuz yoksa, büyük bir oranda kişilerinizi etkileşime sokacak ve onları şekillendirecek önemli fırsatları kaçırmaktasınız demektir.
INBOX’ın otomasyon hizmetlerini kullanarak sizler de bu fırsatlardan yararlanabilirsiniz.
5- Epostalarınızı Şirketiniz Yerine Gerçek Bir Kişi Üzerinden Yollayın
Gerçek bir kişi üzerinden eposta yolladığınız zaman eposta açılma oranınız artmaktadır. Düz ve basit. Bunun nedeni teslim alan kişiler genel olarak kişileştirilmiş gönderici adı ve eposta adresleri gördüklerinde daha fazla güven duymaktadırlar. İnsanlar günümüzde istenmeyen postalarla dolup taşıyor, genellikle tanımadıkları göndericilerden gelen e-postaları açmaktan haliyle çekiniyorlar.
6- Ön İzlenen Metni Önceden Ayarlayın
Gmail, iPhone Mail App ve Outlook gibi eposta istemcileri öncelikle epostanızın içeriğinin gövdesinden ilk birkaç satırı konu satırı ile birlikte göstermektedir. Bir diğer deyişle, bu içeriğinizin bir metin ön izlemesidir. Gösterilen metnin tam miktarı, e-posta istemcisine ve kullanıcı ayarlarına bağlıdır. Bunu kısa ve öz bir metin özeti sağlamak için kullanın ve yazınızı 50 veya daha az karakterde tutun.
Bu yazımızda nasıl daha fazla açılma ve tıklanma oranlarına erişebileceğinizi birkaç ipucuyla belirtmeyi amaçladık. Umarız eposta kampanyalarınızı hazırlarken paylaştığımız bilgiler sizler için faydalı olmuştur. Yazımızı okuduğunuz ve ilginiz için teşekkür ederiz. Yüksek açılma oranlı ve tıklamalı eposta kampanyaları dileriz.